İki haftadır kar yağıyor, hem de sektirmeden her gün. Uzun lafın kısası, kar mevsimi açıldı. Öyle kısa falan da değil, dolu dolu altı buçuk ay. Kasım başında başladı. Mayıs ortasına kadar devam edebileceği ise, tarihsel tekerrürlerden kaynaklanan, yerel halkın çeşitli açıklamalarına dayanıyor. Ekim'de de yağdı ama saymıyoruz onu, zira tutmamıştı.
Genelde tipi tarzı büyük yağışlar, geceleri yaşanıyor, bazen de akşamları. Böyle dediğime bakmayın, sabahları da yağıyor ara sıra. Sanırım durup durup, kar yağıyor demek daha uygun olacak gibi.
İnsanlığın karla mücadelesi de, apayrı bir konuymuş meğerse. Sitedeki bir görevli, her gün, saat 07:30 gibi başlıyor karları küremeye. Sitenin içindeki yol ve kaldırımlardaki karları alıp, bahar aylarında çimlendirilen alana atıyor. Gün bitiyor, karlar bitmiyor bir türlü. Hah adamcağız azıcık kolayladı derken, hop bir daha başlıyor yağmaya. O hiç temizlememiş gibi, her yer yine alabildiğine bembeyaz oluveriyor birden. Her gün devam eden bir ritim. Ne kar duruyor, ne de adamcık. Bir Ekaterinburg rutini..
Geçen sene, Şubat ortasında, Ekaterinburg'a ilk geldiğimde, her yerde kar vardı haliyle. Etrafta tek bir kardan adam görememiştim. Kartopu oynayan da yoktu hiç. Biraz tuhaf gelmişti açıkçası. Bu kadar çok kar içinde, sürüsüne bereket kardan adam yapma isteğim ve sokaklarda koşturarak kartopu oynama ihtiyacımı, kendi kar görgüsüzlüğüme bağlayıp, çaresiz, terbiyeli terbiyeli oturmuştum ben de.
Bizde kar yağar yağmaz, çeşitli boyda kardan adamlar yapılmaz mı hemen? Yerlerde yeterince kar yoksa bile, arabaların üzerinden toplamak suretiyle, ilk fırsatta kar topu oynanmaz mı? Karın yarattığı eğlence ve güzelliğin fotoğrafları çekilmez mi? Bizde olayı bu değil midir karın? En azından, bende durum böyle kodlanmış. Rusya'daki kod farklı herhalde diye düşünüyordum. Ta ki, iki hafta önce ilk kar yağdığında, sitenin bir ucunda duran kardan adamı farkedinceye kadar. Yapılırken görmedim ancak, kendisi halen duruyor sitenin bahçesinde gururla. Kartopu oynayan birkaç insan da gördüm geçen hafta. Demek bizde bir anormallik yok, kodlarımız çok da farklı değil.
Bizde kar yağar yağmaz, çeşitli boyda kardan adamlar yapılmaz mı hemen? Yerlerde yeterince kar yoksa bile, arabaların üzerinden toplamak suretiyle, ilk fırsatta kar topu oynanmaz mı? Karın yarattığı eğlence ve güzelliğin fotoğrafları çekilmez mi? Bizde olayı bu değil midir karın? En azından, bende durum böyle kodlanmış. Rusya'daki kod farklı herhalde diye düşünüyordum. Ta ki, iki hafta önce ilk kar yağdığında, sitenin bir ucunda duran kardan adamı farkedinceye kadar. Yapılırken görmedim ancak, kendisi halen duruyor sitenin bahçesinde gururla. Kartopu oynayan birkaç insan da gördüm geçen hafta. Demek bizde bir anormallik yok, kodlarımız çok da farklı değil.
Sonradan düşündüm, bizde bir hafta, bilemedin on gün sürüyor kar mevzusu. Haliyle herkes, hazır bulmuşken, ne kartopu oynamayı, ne de kardan adam yapmayı hiç ertelemiyor. Her an eriyebilir zira. Burada öyle mi? Aksine kar yağışı da, kardan adamlar da evladiyelik. Bir müddet sonra, kardan da, ne kadar sempatik olsalar, kardan adamlardan da, fenalık geliyor herhalde. İlk seferde ilgili geleneği gerçekleştirdikten sonra, olayı akışına bıraktıklarını düşünüyorum şu an. Bu konuyu araştırmayı ise, sosyal antropolog ve etnologlara bırakarak, kendimi, karın keyfini çıkarmaya odaklıyorum. Kardan bu kadar çok bahsedince, insanın gerçekten sıcacık bir çaya ihtiyacı oluyor...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder